Ziya Gökalp Hayatı ve Eserleri

İZMİR'DE

İzmir limanında dızman gemiler
Senelerden beri bu günü bekler
Götürecek fatih Yunanlıları
Bir ses uyandırdı limanlıları:

Yuha! Yuha! Kaçıyor Yunan
Alkış! Alkış! Geliyor arslan.

Zabitte kılıç yok, tüfeksiz nefer
Kaçarak geldiler, bunlar mı asker?
-Herküller! Nerede silâhlarınız?
—Onlarla süslendi zafer taakınız.

Yuha! Yuha! Kaçıyor Yunan
Alkış! Alkış! Geliyor arslan.

Biz derken sulh olsun dökülmeden kan
İstanbul'a dikti gözünü Yunan
Ey Rum! Silâhsıza gülle saçarsın
Orduyu görünce neden kaçarsın?

Yuha! Yuha! Kaçıyor Yunan
Alkış! Alkış! Geliyor arslan.

Yalnız Türkler değil sevinç içinde
Bayramlar yapıldı Hind'te ve Çin'de
Asya illeri hep birlik olacak
İngiliz'e fena dirlik olacak.

Yuha! Yuha! Kaçıyor Yunan
Alkış! Alkış! Geliyor arslan.

Ziya Gökalp

 

İZMİR BAYRAMI

Sabahleyin erken atıldı toplar
Bum, bum, bum, bum, bum, bum
Herkes merak etti acaba ne var?
Çocuklar sordular: Bu nedir?
Beybaba bu ne?

Babalar dedi- Üç sene evvel
Bir gün İstanbul'da kadın erkekler

Elde siyah çelenk şehri gezdiler
Bu büyük mateme gökten melekler
Gelmişti, bunu da kalben sezdiler...
Andıkça görüyor hâlâ vicdanım

Hatipler kürsüye çıkıp çağlardı:
(Miting)in reisi Halide hanım
Söylerken halk hüngür hüngür ağlardı.
Halktaki bu yesin neydi sebebi?
Silâhsız İzmir'e girmişti Yunan
Millet, kolu bağlı bir esir gibi
Ağlardı kalbinde sönük bir iman,
O sönük imandan doğdu bir şu'le
Türk attı elinden siyah bayrağı.
Anadolu'da başa bir Alp geçmekle
Eline almıştı kızıl sancağı,
İşte bu sancakla Rum ordusuna
İnönü'nde attı iki sert tokat
Sakarya'da vurduk bir dayak ona
Bu zamandan beri, beli iki kat
Şimdi de ordumuz etti bir akın
Afyon'dan girerek çıktı İzmir'den
Bu hücum bir hafta sürmeden, bakın
Bu kadar yerleri hep aldık birden.
Halk bildi kurtaran kim hayatını
Onun şerefine bayram ediyor
Orduya arzedip tebrikâtını
Tekbirler alıyor, Hakk'a tapıyor.
Bu zaferle artık sulh kabildir
Asla bozulmadan millî misaklar
O halde görmemiz uzak değildir
Senceymis sarayında beyaz bayraklar.

Küçük Mecmua 11.9.1338
Ziya Gökalp

 
 

YÜRÜK ALİ

Ey Yürük Ali sen bir kahramansın
Güneşin dudağı alnından öper
Yirmi bir yaşında genç bir arslansın
Baş eğer önünde dağlar, tepeler.

İzmir'e girerken Yunan askeri
Çobandın, elinden kavalı attın.
Düşmandan vurarak yüz on neferi
Tatlı şarabına zehirler kattın.

Tunçtan ayakların iki hisarda
Her kıt'a üstünde bir elin olsun
Göstersin, daimdir Türk bu diyarda
Boğazda dev kadar heykelin olsun.

Ziya Gökalp